SELAHATTİN DEMİRTAŞ VE VEKİLLERE ÖZGÜRLÜK!
SELAHATTİN DEMİRTAŞ VE VEKİLLERE ÖZGÜRLÜK!
Metin SERTÇELİK
Uluslararası hukuğa aykırı olarak yıllardan beri Demirtaş, Yüksekdağ, Kışanak, Sırrı Süreyya Önder, Leyla Güven ve daha binlerce Kürt ve Türk aydın ve demokratı, işçi ve köylüsü, genci ve kadını faşist MHP ve AKP iktidarı tarafından rehin alınıp tecritte, hapiste tutulmaktadır. Özellikle Selahattin Demirtaş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararına rağmen Erdoğan tarafından keyfi olarak her türlü hukuğu ayaklar altına alıp serbest bırakmıyor.
Selahattin Demirtaş bir milletvekili idi. Milletvekili demek, kendi düşüncelerinin değil temsil ettiği halkın düşüncelerinin vekili, sözlerinin elçisi olmak demektir. Elçilik görevini ise halk bizzat vermiş demektir. Türk atasözü şöyle der: “Elçiye zeval olmaz “. Devletler hukuku da böyledir. Elçiler ülkelerin karşılıklı en ağır sorunlarına rağmen dokunulmazdır. Antik çağlardan beri bu böyledir. Bu anlamda vekil dokunulmazdır, çünkü temsil ettiği toplumun eseridir. Anayasal koruma altındadır. Milletvekilinin yargılanması hukuka aykırıdır. Anayasa ve insan hakları ihlalidir.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) yaklaşık 2 yıldır Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu olan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tahliye edilmesi gerektiği yönünde karar verdi. Ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “AİHM’nin kararı bizi bağlamaz” açıklamasında bulundu.
6 milyon insanın iradesini birinin padişahlığı için yalan dolan sebeplerle cezaevine gönderdiniz. Bu kabul edilemez bir durumdur. Kürt halkını ve Türkiye halklarını mecliste temsil eden parti başkanı ve onun yol arkadaşlarının özgürlüklerini kısıtlayıp cezaevine tıkamazsınız, AİHM.kararına rağmen orada tutamazsınız, hukukun gereğini siz yapmadınız, halk olarak biz yapacağız.
AİHM kararında özetle; Sayın Demirtaş’ın tutukluluk durumu için ulusal merciiler tarafından yeterli gerekçe sunulmadan devam edilmesi nedeniyle AİHS’nin 5. Maddesinin 3. fıkrasının, ayrıca tutuklu yargılanmasından dolayı Yasama faaliyetlerine katılamadığı, bu nedenle Sözleşmeye ek 1 Nolu Protokolün 3. Maddesiyle korunan seçme ve seçilme hakkı ile siyaset yapma hakkının ihlâline karar vermiştir.
Kürt sorununun, demokratik, eşit haklara dayalı çözümünün, Türkiye’nin demokratikleşmesi mücadelesiyle birlikte yürütülmesinde ısrar eden bir politik hareketin temsilcilerinden olan HDP eski eş Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin serbest bırakılması yönündeki kararına rağmen, 12 Eylül faşist askeri darbe dönemlerinde bile eşi benzeri görülmemiş keyfilik ile 5 Kasım 2016 tarihinden beri Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunmaktadır.
Selahattin Demirtaş, iç ve dış savaş baronlarına, savaş sevicilerine, sınır içi ve sınır ötesi savaş biriktiricilere inat, Kürt sorununun ancak ve ancak eşitlik, özgürlük, özerklik barış ve demokrasi temelinde birlikte yaşama kültürü ile çözülebileceğini, buna inanılması gerektiğini, bundan ısrar edilmesi gerektiğini her fırsatta dile getiren bir siyasetçi olmasının esaretini yaşamaktadır.
Selahattin Demirtaş’ın keyfi bir şekilde serbest bırakılmamasını, ülkenin işçi ve emekçilerine, yoksullarına açlığı, sefaleti, akıl sağlığını yitirmeyi, kinlenerek ve etnik kökeni üstünden en üst perdeden komşularına, iş arkadaşlarına, bir kenti, bir mahalleyi bir sokağı birlikte paylaşan insanlar arasında ırkçı bir yaşam üstünden birbiri ile düşmanlaşarak yaşamanın dayatılmasından ayrı tutulamaz.
Demirtaş üstünden bütün topluma mesaj verilmek istenmektedir. İktidar aynı zamanda insanların nasıl yaşaması, nasıl düşünmesi, hangi sorunu hangi araç ve yöntemler ile çözülmesi gerektiğini de kurgulamaktadır. Dolayısıyla, ülkenin açık kanayan yarası olan Kürt sorununun çözümünü bir güvercinin getirdiği zeytin dalında arayanların cezalandırılmak istenmesi şaşırtıcı değildir.
Kendi koyduğu ve yeterli bulmayıp keyfilik ile toplum üstünde korku iklimi yaratanları demokrasi adına, barış adına uyarıyoruz. Bu ülkenin üstüne daha fazla bahis oynamayın. Geriye dönüp baktığınızda tadilata bile sokacağınız bir ülke kalmayacak.
CHP İzmir Milletvekili Tuncay ÖZKAN Demirtaş’ı ziyaretiden sonra Fatih Altaylı’nın ”Teke Tek” Programında, HDP’nin terörle ilişkisi olmadığını, Demirtaş’ın da hendek ve çukurlara karşı çıktığını, PKK’nın silah bırakması ve Türkiye’ye barışın gelmesi için önemli fikirleri olduğunu söyledi. Tuncay Özkan, “CHP, Demirtaş ile aynı cephede yer alıyor.” sözlerinin ardından Demirtaş’ın fikirleri için “geleceğe uzanan el” benzetmesini yaptı.
Demirtaş Sözleri
“Ateş düştüğü yeri yakar, biz ateşin düştüğü yerde doğmuş çocuklarız. Orwell şöyle der: ‘Evrensel dolandırıcılığın hüküm sürdüğü zamanda gerçeği söylemek devrimciliktir. Elimden geldiğince gerçeği paylaşmak için çabalayacağım.’ Orwell der ki ‘hiçbir şey yasa dışı değildi, çünkü artık yasa diye bir şey yoktu.’
“Sayın Recep Tayyip Erdoğan, HDP var oldukça, HDP’liler bu topraklarda nefes aldığı sürece sen başkan olamayacaksın!”
“Eşinizi, dostunuzu, akrabanızı, ayrıldığınız sevgilinizi dahi HDP’ye oy vermeye ikna edin”
’’Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz’in ölümü nedeniyle Türkiye’de 1 günlük yas ilan edilmesine tepki gösterdi. Demirtaş, “Kusura bakmayın biz yas tutmuyoruz. Bizim yasımız değil. Kral senin kralın olabilir, ama biz kralını tanımayız” dedi.
“Meclis’teki odamda dinleme cihazının nerede olduğunu biliyorum, çıkarttırmıyorum. Dinlesinler de insanlık öğrensinler”
‘Beni çok sert eleştirenler dahil, hepinizi seviyorum şapşikler’
“HDP’yi halkın gönlünden silemediler. Bu da onlara dert oldu.”
“Bugünlerde yaşadıklarımız tek adam rejiminin sadece fragmanıdır. Filmin asıl korkunç bölümü henüz başlamadı bile.”
“Sandığa atacağınız zarfın içine korkuyu değil, geleceğe yazılmış umut dolu mesajınızı koyun.”
Onsuz T A M A M değiliz!
Demirtaş tutuklu.
HDP Eş Genel Başkanı, milletvekili, hukukçu ama tutuklu…
Cumhurbaşkanı adaylığı süresince de tutukluydu…
Ve hâlâ tutuklu…
Demirtaş’ın tutuklu olmasının tek nedeni düşünceleri…
Siyasetçi ve siyaseten tutuklu!
Türkiye’nin Anayasa’sına aykırı ve geriye dönük usülsüz yargınızla, siyasetçi, eski cumhurbaşkanı adayı, bir partinin eş genel başkanı ve bir yazar olarak siyasi düşüncelerinden dolayı Demirtaş ve dava arkadaşlarının AİHM’ kararına rağmen cezaevinde tutsaklığı devam ediyor…
Kürt sorununun, demokratik, eşit haklara dayalı çözümünün, Türkiye’nin demokratikleşmesi mücadelesiyle birlikte yürütülmesinde ısrar eden bir politik hareketin temsilcilerinden Demirtaş’ın tutsaklığı devam ediyor.
Sorunlar çözülmüyor gün geçtikçe büyüyor!
Milyonlarca yurttaşın iradesi ve vekili sayın Selahattin Demirtaş, Sayın Figen Yüksekdağ ve dava arkadaşlarının esareti Türk ve Kürt tüm Türkiye Halklarının esaretidir.
Selahattin Demirtaş ve bütün siyasi tutsaklar derhal serbest bırakılmalıdır.
Selahattin Demirtaş hakkında AİHM kararı hemen uygulanmalıdır!
Barışta ısrar edilmelidir.
Onların şahsında; Türkiye Halkları için özgürlük istiyoruz.
Hak, adalet ve özgürlük uğruna sonuna kadar direneceğiz!